By using this site, you agree to the Privacy Policy and Terms of Use.
Accept
Emlak TelevizyonuEmlak TelevizyonuEmlak Televizyonu
  • Emlak Haberleri
  • Gayrimenkul Hukuku
  • Sektörden
  • Emlak Rehberi
Arama
  • Advertise
© 2022 Foxiz News Network. Ruby Design Company. All Rights Reserved.
Reading: “Yapmamız gereken afetlere karşı dirençli şehirler oluşturmak”
Share
Kayıt olmak
Bildiri Daha Fazla Göster
Font ResizerAa
Emlak TelevizyonuEmlak Televizyonu
Font ResizerAa
Arama
  • Emlak Haberleri
  • Gayrimenkul Hukuku
  • Sektörden
  • Emlak Rehberi
Mevcut bir hesabınız var mı? Kayıt olmak
Bizi takip edin
  • Advertise
© 2012 Emlak Televizyonu All Rights Reserved.
Emlak Televizyonu > Blog > Ekonomi Haberleri > “Yapmamız gereken afetlere karşı dirençli şehirler oluşturmak”
Ekonomi Haberleri

“Yapmamız gereken afetlere karşı dirençli şehirler oluşturmak”

Emlak Televizyonu
Son güncelleme: 28 Mart 2024 16:54
Emlak Televizyonu
Share
8 Min. Okuma
SHARE

Zonguldak’a gelen Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki STK, iş insanları ve sektör temsilcileriyle buluştu.

Programda konuşan Özhaseki, “Tarihte Anadolu’da doğuya birçok baş şehirler var. Fakat zamanın ruhunu okuyamadıkları için şimdi birçoğu sıradan il olduğu gibi bazen ilçe konumuna da düşmüş durumdalar. Öyle bir şehir konumuna da düşmemek lazım. Eğer şehirdeki yerel yöneticiler, başta belediye başkanımız, valimiz, milletvekili, siyasi partilerimiz o şehirle ilgili düşünceleri var. Hedef koymuşlar, bir araya gelmişler, kol kola girmişler, gayret ediyorlarsa şehirlerin geleceği ayrılık. Değilse emin olun şehirleri ben görüyorum. Gittikçe kötüye doğru gidiyor” dedi.

“Şehirlerimizde bir takım sorunlar var” diyen Özhaseki, “Çünkü biz Batı’dan şehirleşme noktasında önceden çok açık ara öndeyken özellikle sanayi devrimiyle birlikte bizim de gerileme dönemimize denk geldiği için iyice geriye kalmışız. Onlar oradan bir mimari plan üzerine, bir şehir planı üzerine gelişmelerini sağlarken, ekonomileri daha güçlüyken, güzel şehirler oluşturmuşlar bizim de zayıflama ve gerileme dönemimiz olduğu için iyice aradaki fark açılmış. Şimdi bizi hükümet Amerika’ya götürmüştü. Washington’da İmar Daire Başkanı Türk’tü. Söylediğine göre 1711’de şehir planları yapılmış. 11 tane göbek yapmış birbirine bağlamışlar. Şehir planı bu demişler mesela. Ya bizde daha mekansal planlamada 3-5 sene öncesine tamamlayabildik. Böyle bir şey olabilir mi?” ifadelerini kullandı.

“KİMLİKSİZ VE SAĞLIKSIZ ŞEHİRLERİMİZ OLMUŞ”

1940-50’li yıllardan itibaren büyük şehirlere göçlerin başladığını aktaran Özhaseki, “O göçler neticesinde insanlar evlerini rastgele yerlere yapmaya başlamışlar. O günkü yöneticiler iyi veya kötü niyetle ben bilmiyorum yargılamak için de söylemiyorum. Hazırlıksız yakalanmışlar bu göçlere. Bazen de ideolojik yaklaşmışlar. ‘Bunlar evleri buralara yapsınlar, bizim arka mahalle olur’ gibi bir düşünce. Sol rüzgârların estiği bir dönemde buralarda örgütlenmeler yaparız. İşçileri de örgütleriz gibisinden. Rusya gibi oluruz. Arnavutluk’ta sapık bir Enver hoca var onun bir hayalini kuran adamlar vardı bu memlekette ne yazık ki. Castro’nun hayranları vardı bu memlekette. Türkiye’yi buraya götürürüz gibi bir fikirle şehirlere doğrusu tarumar etmişiz. 2000’li yıllara doğru geldiğimizde objektif olarak söylemek gerekirse ne yazık ki üzülerek söylüyorum. Kimliksiz ve sağlıksız şehirlerimiz olmuş. Herkes bunun farkında” diye konuştu.

Cumhuriyet tarihinde mimari noktasında yetersiz kalındığını kaydeden Özhaseki, “Bakın geçmişe doğru baktığımız zaman Selçuklu medeniyeti diye bir medeniyet var bakınca sivil mimarlık örneklerinden ibadethanelerine kamu binalarına kadar bu Selçuklu dersiniz. Peki 100 yıllık Cumhuriyet’te bilim adamlarımız, mimarlarımız, hocalarımız ve mimarlarımız var. Şimdi kurduğumuz şehirlere bir bakın. Ne medeniyeti edersiniz şimdi kurduğumuz ortama. O sosyal ağda arabesk medeniyet deriz. İstanbul’a varıyorsunuz. Camdan muhteşem bir bina. Son teknolojiyle donatılmış. Yanında bir tane tamirhane. 2 tane pirketten gecekondu. ‘Allah Allah’ falan diyorsunuz. Şimdi böyle bir medeniyet olabilir mi?” şeklinde konuştu.

Özhaseki, konuşmasına şu şekilde devam etti: “En üzücü tarafı da bu ülkenin bir deprem ülkesi olduğunu unutmamız. Afetlerin her an bizi beklediğini unutmamız ve bunları göz ardı ederek şehirleşmeye doğru geçmemiz. Son yüzyılda bu memlekette meydana gelen deprem sayısı 6 ve üzerindeki şiddetteki deprem sayısı yıkıcı diye tarif ediyoruz biz bu depremlere. Hem denizlerimiz hem karadakileri toplarsak 231 tane deprem olmuş. Ölen insan sayımız 130 bin. Maddi hasar milyarlarca dolar. Niye böyle? Bilimin gerçekliğini tespit ediyoruz, dikkate almıyoruz. İşimize geldiği gibi hareket ediyoruz. Gidip belediyeleri zorluyoruz. Bir takım çıkar ilişkileri başlıyor. Neticesinde de böyle bir felaketle karşı karşıya kalıyoruz.”

Deprem gibi afetler için bütün işlerin gözden geçirilmesi gerektiğini anlatan Özhaseki, “Bizim her şeyi yeni baştan bir daha ele alıp, ‘Bismillah’ diyerek bu işe görmemiz gerekiyor. Doğru bir şekilde planlamamız gerekiyor. 6 Şubat’ta Kuzey Anadolu Fay Hattı malum bizim de biraz 100 kilometre altımızdan geçiyor. Şimdi bütün bilim adamlar diyorlar ki ‘İstanbul’da beklediğimiz tehlike var. Allah korusun büyük bir bela bekliyor’ bizi diyor. 6 Şubat’ta da Doğu Anadolu Fay Hattı kırıldı. Aynı yerden başlıyor neredeyse. Van Gölü’nün biraz daha batısından bu tarafa doğru gelirken diğeri de Adıyaman, Malatya Kahramanmaraş ve oradan Hatay üzerinden Akdeniz’e doğru iniyor. Binlerce yıldır aynı hatlar kırılıyor. Bakın binlerce yıldır, yeni değil. Bunu bilerek hareket etmezsek ne olur? Bir daha başımıza bela gelir. Oturur, ağlarız. Dizlerimiz de vururuz, yardımlar ederiz. Vicdanımızı biraz avutuyoruz.

Sonra yine aynı yerden bir daha başlamış oluruz. Bu gerçekleri bilerek hareket etmekten başka çaremiz yok. En son depremde 680 bin ev yıkıldı. Dile kolay 170 binde iş yeri yerle bir oldu. Maddi hasar 100 milyar doların üzerinde. Manevi hasar zaten hiç ölçülecek gibi değil. Ne yapsak oradaki insanların o acısını dindirmez mümkün değil” dedi.

Deprem bölgesinde 300 bin konut yapımına devam edildiğini belirten Özhaseki “Çelik evler yapıyoruz köylerde. Şehirlerin meydanlarını yapıyoruz bir taraftan. Meydanlara açılan ana caddeleri yapmaya çalışıyoruz ki kimlik binalar çıksın ortaya diye. O şehrin kendine has özgün mimarisi çıksın diye. Şehir merkezlerini de biz bakanlık olarak yapma kararı aldık. Altyapılar için 60 milyar liraya yakın bir kredi temin ettik. Oradaki 11 tane şehrin altyapısını baştan sona bir daha yapıyoruz. Geçtiğimiz hafta dağıttığımız evlerle birlikte şu ana kadar 76 bin konutu dağıttık. Her ayda 15 bin evi dağıtmaya devam edeceğiz. Bu sayıları söylemesi kolay da bunlar aslında Türkiye’nin inşaat kapasitesinin çok üstünde rakamlar” ifadelerini kullandı.

“YAPMAMIZ GEREKEN AFETLERE KARŞI DİRENÇLİ ŞEHİRLER OLUŞTURMAK”

Afet öncesi yapılması gereken konulara da değinen Özhaseki şunları söyledi:

“O hasarları sararken bu tür afetlere karşı dirençli şehirler oluşturmak. Konutlarımızı daha sağlam, güvenli hale getirmek. Bunun hazırlığını yapmalıyız. Eğer deprem gelmeden, afet gelmeden bunu yaparsak bir birim harcıyoruz. Felaket geldikten sonra harcamaya başlarsak tam 7 birim harcıyoruz. Bilim adamları tek tek hesaplamışlar. Onun içinde İstanbul, İzmir’de depreme daha çok maruz olabilecek yerlerde birçok projeleri açıklıyoruz. Bunun peşinden koşuyoruz. Bunun da bir tek yolu var, o da kentsel dönüşüm. Bakanlık olarak biz her yerde duyuruda bulunuyoruz. ‘Gelin beraber yapalım. Hangi partiden olursanız olun hiç fark etmez. Yeter ki gelin bu siyaset üstü bir durum. Bunu siyasete lütfen alet etmeyin’ diyoruz ama derdimizi de bir türlü anlatamıyoruz.”

“Türkiye’de inşaat sektörünün geleceği çok parlak” diyen Özhasek, “Böyle 10 senede falan bitecek gibi gözükmüyor. Belki Avrupa’da restorasyonlarda vakit geçirebilirler. Yeni uydu kentler, küçük yerlere kurabilirler. Onların ihtiyacı olabilir ama bizde ihtiyaç çok daha fazla. İşin yüzde 80 adeta özel sektörde. Bu alanda şu anda bir buçuk milyona yakın insan çalışıyor. Gayrisafi yurt içi hasılanın yüzde 6’sını oluşturuyor ama inşaat sektörünü besleyen yan sektörleri de ele aldığınız zaman 250 ayrı grubu ilgilendiriyor ve yurtiçi hasılamızında yüzde 30’unu oluşturuyor” dedi.

Evergrande riski bir şirkete daha yayıldı
Konut fiyatı Eylül’de reel değer kaybını sürdürdü
İnşaat sektörüne güven mayıs ayında düştü
Kamuda tasarruf genelgesi: Yeni inşaata başlanmayacak, taşıt sayısı azaltılacak
Serbest piyasada döviz açılış fiyatları

Sign Up For Daily Newsletter

Takipte kalın! En son son dakika haberlerinin doğrudan gelen kutunuza gönderilmesini sağlayın.
[mc4wp_form]
Kaydolarak Kullanım Koşullarımızı kabul etmiş ve Gizlilik Politikamızdaki veri uygulamalarını kabul etmiş olursunuz. İstediğiniz zaman abonelikten çıkabilirsiniz.
Share This Article
Facebook Copy Link Print
Share
Previous Article Yapı Fuarı – Turkeybuild İstanbul’dan Sektöre Yön Veren Bilgi ve İlham Dolu Etkinlikler
Next Article KoruFlorya Alışveriş ve Yaşam Merkezi perakende sektörü ile buluştu
Yorum yapılmamış Yorum yapılmamış

Bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.

Stay Connected

235.3kFollowersLike
56.4kFollowersFollow
136kSubscribersSubscribe
4.4kFollowersFollow
- Advertisement -
Ad imageAd image

Son Haberler

TOKİ KURA ÇEKİMİ NE ZAMAN? TOKİ sonuçları ne zaman açıklanacak?
Emlak Gazetesi
4 Aralık 2025
Türkiye sağanak yağışın etkisine girecek: Ege’den başlayarak yurdu saracak
Emlak Gazetesi
4 Aralık 2025
İSKİ açıkladı: 4 Aralık İstanbul baraj doluluk oranı yüzde kaç?
Emlak Dünyası
4 Aralık 2025
Gayrimenkul satışlarında tüm zamanların en yüksek seviyesi!
Ekonomi Haberleri
4 Aralık 2025
//

20 milyon kullanıcıyı etkiliyoruz ve gezegendeki bir numaralı iş ve teknoloji haber ağıyız

Sign Up for Our Newsletter

Subscribe to our newsletter to get our newest articles instantly!

[mc4wp_form id=”847″]

Emlak TelevizyonuEmlak Televizyonu
Bizi takip edin
© 2010 Emlak Televizyonu. All Rights Reserved.
adbanner
Tekrar hoşgeldiniz!

Hesabınızda oturum açın

Kullanıcı Adı veya E-posta Adresi
Şifre

Şifrenizi mi kaybettiniz?