Türkiye’de çelik yapıların kullanımı, deprem sonrası güvenlik bilincinin artmasıyla hızla yaygınlaşıyor. Vefa Group Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Güner, çelik yapıların Türkiye’nin geleceğinde kaçınılmaz bir rol oynadığını vurguluyor.

Türkiye, deprem riski yüksek bir coğrafyada bulunması nedeniyle, yapı sektöründe güvenli ve dayanıklı alternatiflere olan talebi artırıyor. Son yıllarda, özellikle deprem felaketlerinin etkisiyle birlikte çelik yapıların önemi göz ardı edilemez bir şekilde artış gösteriyor. Vefa Group Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Güner, çelik yapıların Türkiye’nin geleceğinde kaçınılmaz bir role sahip olduğunu belirtirken, gelişmiş ülkelerde uzun süredir tercih edilen bu yapı sistemlerinin Türkiye’de de benimsenmeye başlandığını ifade ediyor.

Çelik Yapıların Yükselen Popülerliği

Orhan Güner, çelik yapı sistemlerinin dünya genelinde gelişmişlik seviyeleriyle paralel olarak arttığını vurguluyor. Japonya, Amerika, Avustralya gibi ülkelerde yaygın olarak kullanılan çelik yapılar, Türkiye’de de özellikle deprem sonrası yeniden inşa süreçlerinde tercih edilmeye başlanmıştır. Türkiye’nin deprem bölgesinde hükümetin çelik kullanımını teşvik etmesi, bu alandaki farkındalığı artırmış ve çelik yapı sistemlerine olan talebi tetiklemiştir.

Çelik Yapıların Gelişimi ve Türkiye’deki Rolü: Orhan Güner, Türkiye’nin çelik kullanım oranının dünya geneline göre düşük olduğunu belirtiyor. Ancak, 20 yıl içinde dünyanın en büyük yedinci çelik üreticisi olma başarısı gösteren Türkiye, çelik yapı sistemlerindeki potansiyelini ortaya koymaktadır. Güner, çelik yapıların özellikle deprem güvenliği, hızlı montaj avantajı ve çevre dostu özellikleriyle öne çıktığını vurgulayarak, bu sistemlerin bireysel ve toplu konutlarda daha fazla kullanılması gerektiğini ifade ediyor.

Türkiye’de Çelik Bilincinin Artışı ve Projeler: Orhan Güner, Türkiye’de çelik bilincinin artmasında TOKİ’nin rolünün büyük olduğuna dikkat çekiyor. Özellikle deprem riski taşıyan bölgelerde çelik yapıların kullanımının hızla arttığını belirten Güner, TOKİ iş birliğiyle gerçekleştirilen projelerle çelik konut sayısının önemli ölçüde arttığını ifade ediyor. Çelik yapı sistemlerinin dayanıklılığı, hızlı montajı ve çevre dostu özellikleri, Türkiye’de çelik bilincinin artışını tetikleyen faktörler arasında yer alıyor.

Çelik Yapı Sistemlerinin Avantajları:

• Depreme Karşı Dayanıklılık: Hafif çelik yapılar, deprem riski taşıyan bölgelerde güvenli bir seçenek sunar.
• Hız ve İşçilik Maliyetlerinden Tasarruf: Kontrollü üretim süreçleri, maliyetleri düşürerek çelik yapı sistemlerini ekonomik kılar.
• Mimari Özgürlük: Çelik yapılar, her türlü mimari projenin hayata geçirilmesine olanak tanır.
• Yüksek İzolasyon: Binaların iklim koşullarına uygunluğunu sağlayarak konforlu bir yaşam alanı sunar.
• Çevre Dostu: Geri dönüşümlü malzemeler kullanımı ve düşük karbon salınımıyla çevre dostu bir yapı sistemidir.

Sonuç ve Gelecek Perspektifi: Çelik yapı sistemleri, Türkiye’nin geleceğinde önemli bir rol oynayacak gibi görünüyor. Güvenli, dayanıklı ve çevre dostu özellikleriyle çelik yapılar, Türkiye’nin deprem riski taşıyan bölgelerinde tercih edilen bir yapı sistemine dönüşüyor. Orhan Güner’in vurguladığı gibi, çelik yapı sistemlerinin Türkiye’de daha geniş bir kullanım alanı bulması için bilinçlendirme çalışmalarının artması ve projelerin çeşitlenmesi önem arz etmektedir.