Marmara Denizi’nin sessiz çığlığı: ‘Asıl stok suyun altında…’
Havaların sıcaklığı, deniz kirliliği, kıyısal alan tahribatı gibi nedenlerle İstanbul Boğazı’nın kıyı kesimleri ve Haliç’te görülen denizanası yoğunluğu dikkat çekici boyutlara ulaştı. Lodos ve poyrazın etkisiyle kıyılarda biriken denizanası görüntüleri de tedirginlik yarattı.
İstanbul Üniversitesi Su Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Melek İşinibilir Okyar, denizanalarıyla müsilaj arasında bir ilişki olduğunu söyledi.
MARMARA DENİZİ KİRLİLİK BASKILARI ALTINDA
Denizanası artışlarıyla ilgili Prof. Dr. Okyar, “Marmara Denizi ne yazık ki son 50 yıldır çok ciddi kirlilik baskıları altında. Evsel, endüstriyel, tarım kökenli kirleticiler, Marmara Denizi’ni etkiliyor. Kıyısal alan tahribatı söz konusu. Buna bağlı olarak üreme alanını hayvan için genişletmiş oluyoruz çünkü sert zemine bunların larvaları ihtiyaç duyuyor. Son derece düşük oksijen koşullarında bile yaşayabilen canlılar. Dünya üzerindeki hayatta kalma başarısını gösteren en tecrübeli canlılar. Her türlü olumsuz çevresel koşula tahammül gösteriyor. Çevresel koşullar da bunların artışlarını destekleyecek şekilde değişiyor. Ortama yol yapmak, park yapmak, liman yapmak amaçlı taş, beton veya yapay bir madde koyduğunuzda bunların larvaları kendini oraya sabitleyip gelişimlerini sürdürebiliyorlar. Normalinde orada deniz anası gelişimi söz konusu olamayacakken deniz anası gelişmeye başlıyor” ifadelerini kullandı.