Türkiye Çelik Üreticileri Derneği’nden (TÇÜD) verilerine göre, Türkiye çelik sektörü 2021’in ilk yarısını üretim ve ihracat artışla tamamladı.
Ham çelik üretimi, haziranda 2020’nin aynı ayına göre yüzde 17,9 artışla 3,4 milyon ton, ocak-haziran döneminde ise geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 20,6 artışla 19,7 milyon ton olarak gerçekleşti. Bu oranlarla Türkiye, küresel ham çelik üretiminde 8. sırada yer aldı.
Nihai mamul tüketimi ise haziranda yıllık bazda yüzde 1,5 artışla 2,5 milyon ton oldu. Tüketim yılın ilk 6 ayında geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 29,4 yükselerek 17,4 milyon tona ulaştı.
İhracatın ithalatı karşılama oranı geriledi
Çelik ürünleri ihracatı, haziranda, geçen yılın aynı ayına kıyasla, miktar bazında yüzde 17,8 artışla 1,8 milyon tona, değer bazında yüzde 94,7 yükselişle 1,4 milyar dolara ulaştı.
Bu yılın ocak-haziran döneminde ihracat geçen yılın aynı dönemine göre miktar olarak yüzde 17,1 yükselişle 9,2 milyon tona, değer açısından ise yüzde 64,9 artışla 6,7 milyar dolar oldu.
Haziranda ithalat, miktar bazında yüzde 12,9 azalışla 1,2 milyon ton, değer bazında ise yüzde 49,9 artışla 1,1 milyar dolara yükseldi.
İthalat, 6 aylık dönemde miktarda yüzde 35,3 artışla 8,2 milyon tona, değerde yüzde 80,2 yükselişle 6,6 milyar dolar seviyesine ulaştı.
İhracatın ithalatı karşılama oranı, 2020’nin ilk yarısında yüzde 110,1 iken 2021’in aynı döneminde yüzde 100,8’e geriledi.
“İlk yarıdaki yükseliş, fiyatlarda artışa yol açtı”
TÇÜD Genel Sekreteri Veysel Yayan, geçen yıl koronavirüsün etkisiyle gerileyen çelik tüketiminde 2021’in ocak-haziran döneminde gerçekleşen yükselişin, küresel piyasalarda da çelik ürünleri fiyatlarında ciddi artışlara yol açtığını söyledi.
Yılın ilk yarısında, baz etkisi sebebiyle, üretim, tüketim, ihracat ve ithalat değerlerinde dalgalanmalar yaşandığını belirten Yayan, şunları kaydetti: “İkinci yarı itibarıyla üretim, tüketim ve dış ticaret dengelerinin kademeli bir şekilde oturmaya başlayacağı, yeni kapasitelerin devreye girmesiyle, yassı ürünlerde üretim fazlasının oluşacağı ve bu durumun yalnızca ihracat açısından değil, ithal ikamesi açısından da ilave imkanlar sağlayacağı, yıl sonu itibarıyla çelik sektörümüzün, Türkiye’nin cari işlemler açığının kapatılmasına olan katkısının artış göstereceği değerlendiriliyor. Bu artışın sağlıklı bir şekilde sürdürülebilmesi için, AB ve ABD başta olmak üzere, pek çok ülke tarafından uygulamaya aktarılan koruma tedbirleri ve diğer ticaret politikası önlemleri için, karşı tedbir alınması önem taşıyor.”
