Ukrayna’da büyük felaket: Kakhovka barajını kim yıktı?

Kakhovka barajı savaşın başından bu yana çatışmalar için büyük önem arz ediyor. Savaşın ilk ayının sonunda, Rusların Mikolaiv kenti önünde ilerleyişinin durmasıyla birlikte çatışmalar, barajında olduğu Herson bölgesine sıkışmıştı. Herson’a dair temel stratejik sorun, Dinyeper nehrinin diğer tarafında olmasından ötürü erzak temininin köprüler üzerinden yapılmasıydı. 2022 sonbaharında Herson’a büyük taarruz başlayınca, bu köprüler saldırı altına alındı. 

Taarruz boyunca Rusların lojistik sorunları iyice büyümüş ve Herson’dan çekilme iddiaları konuşulmaya başlanmıştı. Çekilme işlemi başlarken Novakahovka barajının vurulduğu ortaya çıktı.

Ruslara göre Ukraynalıların hedefi, barajı yıkarak Herson kentinin sular altında kalmasını sağlamak ve düzinelerce Rus zırhlı aracını ve mühimmatını kaçamadan nehrin kendilerinden tarafına hapsetmekti. 

Tabii o dönemde böyle bir durum yaşanmadı. Baraj, aynı kendisine yakın köprüler gibi basit top mermisiyle yok edilemeyecek kadar güçlüydü. Rusları aylar boyunca zorlayan HIMARS roketleri bile bu köprüleri yıkmayı başaramamıştı.

BARAJ NASIL YIKILDI?

HIMARS saldırılarına direnen Antonivka köprüsü, Ruslar çekildikten sonra “üzerine yerleştirilen patlayıcılar” ile yıkılabildi. Barajın yıkılması da benzer bir şekilde olmuşa benziyor. Elimizde top ateşi gibi bir saldırıyla vurulduğuna dair bir görüntü yok. Ancak şöyle iki ihtimal var; bu saldırı ya Kırım’ı ana kara Rusya’ya bağlayan Kerç köprüsündeki gibi “üzerinden geçen patlayıcı yüklü bir araçla (yüzen SİHA da olabilir) ya da doğrudan patlayıcıları yerleştiren bir sabotaj ekibiyle” gerçekleştirildi. 

Kimin yaptığı sorusunun cevabı ise daha karmaşık. İki tarafın da bu facia sonrası elde ettiği kazanımlar ve gördüğü zararlar var. 

RUSYA’NIN ÇIKARI

Bu barajın 2022 Sonbaharı öncesi yıkılması Ruslar adına tam anlamıyla facia olurdu, zira halihazırda o bölgede oldukları için sular altında kalabilirlerdi. Böyle bir durumda hiç şüphe duymaksızın saldırıyı gerçekleştirenin Ukrayna tarafı olduğunu söyleyebilirdik. Ancak bu faciadan Rusların gördüğü zarar daha çok Kırım’la ilgili. 

2014 ilhakı sonrası Kırım’ın yaşadığı en büyük problem su olmuştu. Kırım, su ihtiyacını “Kuzey Kırım Kanalı” adı verilen bir kanal üzerinden karşılıyordu. 2014’te ilhak sonrası bu kanal kapanınca Kırım’da ciddi su sorunu başladı.  Kerç köprüsünün yapılmasıyla ana kara Rusya’dan su tedarik etse de bunun yeterli olması mümkün değildi. Çünkü “bu kanaldan gelen suyun yüzde 72’si tarım, yüzde 10’u endüstri, yüzde 8’i ise kamu kullanımını” karşılıyordu. 

İşte bu kanal, suyunu Kakhovka barajının da olduğu Dinyeper nehrinden alıyor. 2022’de Ruslar, işgal sonrası bu kanalı tekrar Kırım’a bağladılar. Ancak barajın yıkılmasıyla Kırım, tekrardan su kaynağından olmuş oldu.

Rusların bu saldırıdan elde edeceği kazanç ise tamamen olası Ukrayna taarruzuna bağlı. Yalnızca bir kaç gün önce başlamış ve Ukraynalıların epey zorlandığı söylenen “büyük taarruzun” hemen başında böyle bir facianın yaşanması gözleri Ruslara çeviriyor.

Ukrayna kuvvetleri tarafından Herson’dan, Rus kontrolü altındaki Zaporijya’ya yapılacak olası çıkarmanın merkez noktası olan Dinyeper nehrindeki adacıklar sular altında kaldı. Yani Ukrayna’nın böyle bir çıkarma planı vardıysa da şimdilik gerçekleşmesi iyice zorlaştı.

UKRAYNA’NIN ÇIKARI

Yukarıda da bahsettiğim gibi Ukraynalıların bu işten en büyük çıkarı Kırım’ın su kaynağının kesilmesiydi. Dahası, Herson’da nehrin diğer tarafındaki Rus mevzileri de sular altında kaldı. Hatta ölen Rus askerlerin olduğu bile iddia ediliyor. 

Ukrayna’nın gördüğü zarar ise sekteye uğrayan taarruzların yanında kendilerine ait pahalı bir alt yapının yok edilmiş olmasıdır. Ukrayna devletine bağlı enerji şirketi Ukrhydroenergo, barajın tekrar yapılmasının 1 milyar dolara ve 5 yıla mal olacağını iddia etti.  Volodimir Zelenski, Ekim 2022’de yaptığı bir açıklamada Rusların baraja patlayıcılar yerleştirdiğini iddia etmişti.

Bu baraj, çatışmalar süresince zarar gören ilk baraj da değil. Luhansk bölgesindeki Oskil nehri barajı ve Krvyi Rih barajı da hasar görmüş, bir çok bölgede su sorunları baş göstermişti.

DEVASA BİR ÇEVRE FELAKETİ

Tabii ülkelerin çıkarlarını bir kenara bırakırsak, en korkunç zararı çevre ve siviller gördü. Bölgede düzinelerce yerleşim yeri sular altında kaldı. Küçük baş ve büyük baş yüz binlerce hayvan canından oldu. Henüz kaç sivilin hayatını kaybettiği tespit dahi edilemiyor. 

Bir de ortaya çıkan nükleer tehdit var. Barajın hemen yanında, oradan gelen suyu kullanarak reaktörlerini soğutan bir Zaporijya nükleer santrali var. Bu santral, Rusların askeri yığınak yaptığı iddiası üzerine uluslararası yetkililer tarafından teftiş edilmişti.

Santralin 6 reaktörünün tamamının kapatıldığı duyurulmuştu. Ancak iki reaktörün santralin ihtiyaçlarının karşılanması için açık bırakıldığı iddia ediliyor. Bu nükleer santral Çernobil’e kıyasla çok daha modern ve güvenilir bir yapı. Ancak iddialar doğruysa barajın yıkımı, Çernobil kadar olmasa bile çok daha büyük bir çevre felaketini tetikleyebilir.

Kısacası, bu faciada kazanın kim olduğu tartışmalı olsa da kaybedeninin doğa ve siviller olduğu aşikar. Barajın yok edilmesinin, devam eden Ukrayna taarruzuna nasıl etki edeceğini ise zaman gösterecek.

Reviews

0 %

User Score

0 ratings
Rate This

Sharing

Leave your comment

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir