2010’ların sonunda hayatımıza yeni bir kavram girmişti: Paylaşımlı ofisler. Tek başına bir ofisin maddi yükünü sırtlamak istemeyen kuruluşlar, başka firmalarla paylaştıkları ortak ofislerde faaliyet gösterme yaklaşımını benimsemişti. Bu firmaların en bilindiklerinden ve öncülerinden biri ise WeWork idi.

En iyi zamanlarında piyasa değeri 47 milyar dolar olarak gösterilen WeWork, New Jersey’de mahkemeye giderek iflas başvurusunda bulundu. Yapılan başvuruda firmanın elindeki varlıkların da bir listesi yer alırken, şirketin varlıklarının toplam değerinin 15 milyar doların üzerinde olduğu açıklandı.

Paylaşımlı ofis fikrinin sonunu pandemi getirdi

WeWork, çok kısa sürede yeni iş modelinin faydasını görmeye başladı ve firmalardan gelen talebi karşılamak için agresif bir büyüme stratejisi izlemişti. Bu nedenle de çok sayıda mülk kiralama yoluna gitmişlerdi. Bu kiralamaların bazıları sadece bir aylık olurken bazıları daha uzun süreliydi. 

WeWork’ün başvurusu sadece firmanın ABD ve Kanada’daki operasyonlarını kapsarken, yaşanan zor dönemin nedeni olarak pandemi gösterildi. 39 ülkede 777’den fazla noktada ofisleri bulunan WeWork, pandemi döneminde firmaların evden çalışması ya da çalışanları ücretsiz izne çıkarması nedeniyle bazı şubelerini inaktif hale getirmişti. Her ne kadar bu ofisler kapalı da olsa mülk sahiplerine yüklü kira ödemeleri devam etti. Ayrıca bu çalışma alanlarının büyük kısmı için tadilatlara büyük harcamalar da yapılmıştı. 

WeWork tamamen ortadan kalkmayacak

WeWork bu yıl yaptığı çalışmalarda bilançosunu yeniden yapılandırarak borcunu 1,5 milyar dolar kadar azaltmış ve bazı borçlarının 2027’ye kadar ertelenmesini sağlamıştı. Firmanın piyasaya değeri ise 50 milyon doların altına düşmüştü. İflas başvurusu ile birlikte bazı mülklerdeki kira ödemelerini de gerçekleştirmeyeceğini, konuyla ilgili olarak ilgili kişilerin önceden bildirildiğini belirten WeWork, borçlarının 3 milyar dolarlık kısmına karşılık ise hisse verecek. 

WeWork CEO’su David Tolley, “Çalışmanın yeni bir kategorisini tanımladık ve bu adımlar, esnek çalışma alanında dünya çapında liderliğimizi sürdürmemizi sağlayacak. Yeniden Yapılanma Destek Anlaşması aracılığıyla sermaye yapımızı güçlendirmek ve bu süreci hızlandırmak için çalıştığımız bu süreçte, finansal paydaşlarımıza verdikleri destek için derin şükranlarımı sunuyorum. Topluluğumuzu desteklemek üzere ürünlerimize, hizmetlerimize ve dünya-çapında çalışanlardan olan ekibimize yatırım yapmaya kararlıyız.” ifadelerini kullandı. 

Ülkemizde de çok sayıda paylaşımlı ve sanal ofis hizmeti sunan firma bulunuyor. Workinton, eOfis gibi pek çok firma bu alanda yer alsa da WeWork’un hizmet verdiği ülkeler arasında Türkiye yer almıyor.