Uzmanlar, bu yazın son yılların en sıcak ve en kurak dönemi olabileceğini öngörüyor. İzmir Bakırçay Üniversitesi Coğrafya Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şermin Tağıl, bu durumu “iklim kırbacı” olarak tanımlıyor. Tağıl, “Bir yanda yakıcı kuraklık, hemen ardından yıkıcı seller. Küresel ısınma iklimde sert geçişleri daha da keskinleştiriyor,” uyarısında bulundu.
İklim Kırbacı Tehlikesi Büyüyor
Türkiye’nin Akdeniz Havzası’nda yer alması nedeniyle küresel ısınmanın etkileri daha yoğun hissediliyor. Ani hava değişimleri ve kuraklık alarmı, özellikle İç Anadolu, Güneydoğu ve Ege Bölgeleri için kritik bir seviyeye ulaşmış durumda. Bu bölgelerde şiddetli kuraklık koşulları sürerken, Türkiye’nin orta ve güneydoğu kesimleri daha fazla etkilenecek.
Prof. Dr. Tağıl, “Son yılların kurak dönemleri, toprağın ve su kaynaklarının kendini yenileme kapasitesini zayıflattı. 2025 yazında bu etkiler birikimli şekilde daha ağır hissedilecek,” dedi. Bu kuraklık, tarımsal üretimde verim kayıplarına ve içme suyu temininde ciddi sorunlara yol açabilir.
Rekor Sıcaklıklar ve Yağış Azlığı
Avrupa Orta Vadeli Hava Tahminleri Merkezi’ne göre, “2025 yazı sıcaklık rekorlarının kırılacağı bir dönem olacak.” Özellikle nisan-haziran aylarında yüksek basınç sistemlerinin etkisiyle sıcak ve yağışsız bir dönem yaşanması bekleniyor. Yazın ikinci yarısında sıcak hava taşınımı daha da artacak ve ülke genelinde yağışlar azalacak.
Son olarak, deniz yüzeyi sıcaklıklarının geçtiğimiz yıla göre 1,5 ila 1,8 derece artacağı, atmosferdeki nemin azalmasına ve yağış miktarının düşmesine neden olacağı belirtiliyor. Türkiye’de sıcaklık ve kuraklık koşulları ülke genelinde daha da ağırlaşabilir.
