Radyasyondan Korunma Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Fizikçi-Nükleer Yüksek Mühendis Yusuf Ergün Togay, “Ölçümlerde, Çernobil Nükleer Santralı’nın bulunduğu Pripyat’ta radyasyon seviyesinin 16.5 kat arttığı ortaya çıktı. Çernobil benzeri bir kaza sonucunda radyasyon kaynaklı yaralanmalar, hastalıklar ve hatta ölümler gerçekleşebilecek, kanser ve genetik bozukluk vakaları meydana gelebilecektir” diye konuştu.
Nükleer ve radyolojik konularda büyük bir deneyime sahip 64 yıllık Türkiye Atom Enerjisi Kurumu’nun (TAEK) 28 Mart’ta Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle kapatılmasını doğru bulmadığını söyleyen Togay, “Çernobil kazasında kurumun az sayıda ancak çok iyi yetişmiş uzmanları sayesinde bu felaketi ülkemiz en az zararla atlatmıştı” dedi. TAEK’nin tüm personeli ve varlıkları aynı gün yeni kurulan Türkiye Enerji, Nükleer ve Maden Araştırma Kurumu’na (TENMAK) aktarıldı.
‘TÜM AVRUPA’YI ETKİLER’
Ekoloji Birliği Eş Sözcüsü ve Ordu Çevre Derneği Yönetim Kurulu üyesi Coşkun Özbucak, orman yangınıyla tehlikenin daha da artacağı endişesi taşıdıklarını belirterek “Radyasyon, bulutlarla taşınarak yağmurla toprağa, toprakla beraber sebze ve meyvelere karışarak zehirlemektedir. Türkiye’ye radyasyon yağışlarla yeniden gelebilir. Bu durum yalnızca Karadeniz Bölgesi’ni değil, tüm Avrupa’yı etkiler” diye konuştu.
ÇERNOBİL’İN ÜZERİNDEN 34 YIL GEÇTİ
26 Nisan 1986 yılında Sovyetler Birliği’nin Pripyat kentindeki Çernobil Nükleer Santralı’ndaki patlama, dünyanın en büyük felaketlerinden birine yol açmış, yüzlerce insan ölmüş ya da hastalanmıştı. Patlamanın Türkiye için en büyük sonucu özellikle Doğu Karadeniz’de kanser vakalarının artması oldu.
