By using this site, you agree to the Privacy Policy and Terms of Use.
Accept
Emlak TelevizyonuEmlak TelevizyonuEmlak Televizyonu
  • Emlak Haberleri
  • Gayrimenkul Hukuku
  • Sektörden
  • Emlak Rehberi
Arama
  • Advertise
© 2022 Foxiz News Network. Ruby Design Company. All Rights Reserved.
Reading: Almanya ve Namibya: Soykırım için ödenecek bedel nedir?
Share
Kayıt olmak
Bildiri Daha Fazla Göster
Font ResizerAa
Emlak TelevizyonuEmlak Televizyonu
Font ResizerAa
Arama
  • Emlak Haberleri
  • Gayrimenkul Hukuku
  • Sektörden
  • Emlak Rehberi
Mevcut bir hesabınız var mı? Kayıt olmak
Bizi takip edin
  • Advertise
© 2012 Emlak Televizyonu All Rights Reserved.
Emlak Televizyonu > Blog > Sektörden > Almanya ve Namibya: Soykırım için ödenecek bedel nedir?
Sektörden

Almanya ve Namibya: Soykırım için ödenecek bedel nedir?

Emlak Televizyonu
Son güncelleme: 2 Nisan 2021 10:24
Emlak Televizyonu
Share
8 Min. Okuma
SHARE

Almanya ile Namibya arasında, eski sömürgeci güçler tarafından da artık soykırım olarak anılan katliamların yaralarını sarmak için varılacak anlaşma, benzer olayların yaşandığı eski sömürge ülkeleri için örnek teşkil edebilir. Ama bütün bir toplumu yok etmenin bedeli nasıl ödenir? Soykırımda katledilenler ile sömürgecilerin aileleri Almanya ile Namibya arasındaki görüşmelerin nasıl sonuçlanabileceğini tartışıyor.

“Bu sahilde bir toplama kampı vardı” diyor Laidlaw Peringanda ve ekliyor:

“Tel örgüler bugün yerinde otoparkı gördüğünüz yere kadar uzanıyordu.”

Aktivist ve sanatçı Laidlaw, Namibya’nın en büyük sahil kasabası Swakopmund’da çocuk parkı ve kafelerin dizildiği bölgeyi işaret ediyor, Atlas Okyanusu’nun dalgalarının kırılarak uzandığı Namib Çölü’nü göstererek:

“Büyük-büyükannem bazı aile fertlerimizin buraya getirilip zorla çalıştırıldığını, öldüklerini söyledi.”

Getty Images

Laidlaw, bugünkü Namibya’nın Almanya’nın Güney Batı Afrika sömürgelerinden biri olduğu 1904-1908 yılları arası dönemden bahsediyor. Sömürgeci güçlerin, ülkenin iki büyük topluluğu Herero ve Nama halklarının çıkardıkları isyanları bastırmak için on binlerce kişiyi öldürdüğü, binlercesini de doğudaki Omaheke Çölü’ne sürerek açlıktan ölüme terk ettiği olaylardan…

Saldırılardan kurtulanlar ise köle gibi çalıştırıldıkları, soğuktan, bitkinlikten ve şiddetten öldükleri toplama kamplarına gönderiliyordu.

Alman Güneybatı Afrika sömürgesinde yaşayan 65-80 bin Herero ile 20 bin Nama halkının neredeyse yarısının öldüğü tahmin ediliyor.

Almanya, yaşananları soykırım olarak kabul ettiği 2015’ten bu yana Namibya ile onarıcı adalet anlaşması müzakereleri yürütüyor. Bu anlaşma dünya geneline bir örnek olacak. Daha önce hiçbir sömürgeci güç, geçmişin mirasıyla hesaplaşmak amacıyla yapılacak kapsamlı bir anlaşma için bu şekilde masaya oturmamıştı.

Almanya resmi olarak özür dileyeceğini söyledi ama henüz bu özrün hangi kelimelerle ifade edileceği belirlenmedi. Namibyalılar için daha büyük soru, maddi tazminatların nasıl ödeneceği.

BBC Laidlaw Peringanda toplama kampında ölenlerin gömüldüğü toplu mezarlıkta.

Laidlaw Peringanda, çoğu Herero gibi görüşmelerden ne istediği konusunda net – soykırımdan önce çiftçi olarak sahip oldukları refahı yeniden inşa edebilmeleri için halka büyük bir mali anlaşma sunulması. Soykırımdan sonra topraklarının çoğu Alman yerleşimciler tarafından özel çiftliklere bölünmüştü. Şimdi ise Herero ile Nama halkının çoğunluğu ya ortak topraklarda kendilerine ayrılan küçük, aşırı kalabalık bölgelerde, “gayri resmi” yerleşkelerde yaşıyor, ya da Namibya halkının % 40’ının barındığı gece kondu semtlerinde.

Swakopmund şehir merkezinde sömürgeci dönemden kalma – hala da sömürgecilerin torunlarının çocuklarının yaşadığı – pastel renklerle süslenmiş hoş görünümlü binalar ile, kuzeye doğru uzanan kalas ve metallerle kaplı kulübeler arasında büyük bir toplumsal boşluk var.

BBC

“Sifonlu tuvaletleri yok, içme suları yok, elektrik yok” diye anlatıyor Laidlaw:

“Burada yaşayanların bazıları toplama kamplarına gönderilen mağdurların akrabaları. Yaşananlar gerçekten hiç adil değil.

“Almanya atalarımızdan kalan toprakları geri satın almalı.”

Bu, buralarda defalarca duyduğunuz bir talep.

Umut edilen, Alman hükümetinin bir toprak reformu programı fonlaması ve böylece toprakların Alman Namibyalı çiftçilerden satın alınıp Herero ve Nama halklarına dağıtılması.

Alman Namibyalıların, ülkedeki bütün tarlaların yaklaşık %70’ine sahip olan en büyük beyaz çiftçi grubu olduğuna inanılıyor.

Bu ne kadar gerçekçi bir tahmin? Namibya’nın baş müzakerecisi Dr. Zen Ngavirue, “Almanya, toplumumuzu yeniden inşa etmemize yardım için bir şeyler yapması gerektiğinin farkına vardı” diyor. “Almanya, daha geniş kapsamlı bir anlaşmanın parçası olarak, topraklarını satmak isteyenlere ödenmesi için belli bir meblağ ödemeyi kabul etti.”

Getty Images Zed Ngavirue, başmüzakereci

Dr. Zen Ngavirue, “Toprak sorununun Almanya tarafından çözüleceği konusunda kendimi kandıramam. Bu toprak kaybı yalnızca Almanya’nın sömürüsünden olmadı” diye ekliyor.

Çoğu beyaz yerleşimci, Almanya’nın Birinci Dünya Savaşı’nda sömürgesini kaybetmesinden sonra geldi ve Güney Batı Afrika 70 yıl boyunca Güney Afrika tarafından yönetildi. 1990’daki bağımsızlıktan bu yana topraklar hem siyah Namibyalılar hem de yabancılar tarafından satın alındı.

Alman hükümeti “tazminat” kelimesini kullanmayı reddediyor. Dr. Zed Ngavirue, bahsi geçen diğer projeler arasında Almanya’nın sağlık, eğitim, konaklama ve suyun tuzdan arındırılması gibi programların bulunduğunu söylüyor ve görüşmelerin hassasiyeti nedeniyle henüz net bir meblağ söylenemediğini ifade ediyor.

Alman tarafı ise görüşmelerin ilerleyişiyle ilgili kamuya açıklama yapmayı reddediyor.

BBC

Laidlaw, görüşmelerden altı yıldır sonuç alınamamasından rahatsızlık duyan ve giderek sabrı tükenen çok sayıda Herero ve Nama halkı üyesinden biri.

Laidlaw’a göre Almanya yalnızca Namibya hükümetiyle değil doğrudan Herero ve Nama liderleriyle de görüşmeli. Örnek verdiği isimlerden biri de daha önce Almanya’yı tazminat ödemesi için ABD mahkemelerinde dava etme girişiminde bulunup başarısız olan Herero lideri Vekuii Rukoro.

Asıl korkulan, hükümetler arası bir anlaşmadan elde edilecek faydanın, artık Namibya’nın en büyük etnik grubu olan Ovambo gibi, soykırımdan hiç etkilenmeyen etnik gruplar olacağı.

Rukoro’nun danışmanı Festus Mundjuua, hükümetin “yapmak istedikleri kendi projeleri için yeterli bütçeleri olmadığı gerekçesiyle nakit paraya el koymak istediklerini” söylüyor. Hükümet ise bu iddiayı reddediyor ve fonların soykırımdan etkilenen topluluklar tarafından idare edileceğini belirtiyor.

Görüşmelere şüpheyle yaklaşanlar yalnızca mağdurların aileleri değil. Ülkede nüfusları yaklaşık 30.000’i bulan sömürgeci ailelerin akrabaları da şüpheci.

  • Almanya, Namibya soykırımında öldürülen 25 kişinin kafataslarını iade etti
  • Adolf Hitler adlı aday Namibya’da seçim kazandı

Tarihçi Dr. Andreas Vogt “Soykırım efsanesi ahlaki şantajdan ibaret” diyor. Çoğu Alman-Namibyalı gibi Dr. Vogt da, sömürgeci güçlerin komutanı General Lothar von Trotha’nın 1904’te imzaladığı, “Alman sınırlarında silahla ve/veya bir sığırla bulunan her bir Herero infaz edilecektir” yazılı “soykırım talimatının” bir devlet politikası olmadığını ve hiçbir zaman uygulanmadığını söylüyor:

“Bir yanda soykırım vahşi, acımaz Alman sömürgeci otorite, diğer yanda da saf tamamen masum, zarar görmüş bir Herero halkı tasvir ediliyor. Ama bunlar tek başına kendiliğinden olan işler değil.”

Vogt ve diğer Alman Namibyalılar Herero halkının 1904’te Alman yönetimine karşı ayaklandığına ve yaklaşık 120 Alman yerleşimciyi öldürdüğüne, daha sonra da Waterberg Muharebesi’nde yenildiklerine dikkat çekiyor.

Getty Images

Geçen yıl, bağımsızlıktan kısa bir süre sonra hükümette bakan olarak görev alan Alman-Namibyalı Anton von Wietersheim, Almanca konuşan Namibyalıları geçmişi, hem kendi aralarında hem de Herero ve Nama temsilcileriyle masaya yatırmaya teşvik eden bir girişim başlattı. Ama Alman-Namibyalılar arasında düzenlenmesi planlanan konferans Covid-19 salgını nedeniyle ertelendi.

Von Wietersheim, “Çoğu beyaz yoldaşımız, yaşanan tarihi olaylar sonucunda bu halkların nasıl etkilendiğini henüz idrak edebilmiş değil” diyor.

Von Wietersheim’a göre Alman-Namibyalıların soykırım müzakerelerini desteklemesi Almanya’yı da anlaşmaya varmaya itecek. Namibya, Almanya’da Eylül ayında düzenlenecek seçimler öncesi sonuca varmak istiyor.

Herero tutsakları zincirlenmiş halde (1904)

Müzakerelerin geçmişini inceleyen Alman-Namibyalı akademisyen ve aktivist Henning Melber, Avrupa’daki diğer eski sömürgeci güçlerin özel kanallar aracılığıyla Almanya’ya ‘Namibya’yla yapılacak bir anlaşmanın Afrika, Güneydoğu Asya ve diğer bölgelerdeki farklı sömürgecilere karşı bir çığ etkisine dönüşebileceği’ endişesini ilettiklerine inanıyor.

Tanzanya anakarasındaki, Almanya’nın eski sömürgesi Tanganyika, tazminat talebini sürdürüyor. Diğer eski sömürgeler de izinden gidebilir.

Melber şu yorumu yapıyor:

“Almanya’nın, eğer tarihin bu kısmının tamamen ve kesin bir şekilde kapatılacağının garantisini alması durumunda, teklif edeceği meblağda da esnek davranabileceğini düşünüyorum. Mesele, daha geniş kapsamlı sonuçları olabilecek benzeri örneklerin önüne geçebilmek.”

Getty Images Tutsakları toplama kampına götüren bir tren. (1904)

Deneyimli bir diplomat olan Zed Ngavirue müzakerelerin sonunda neyi başarabileceklerine ilişkin söz vermekten kaçınıyor ve “Siyaset, mümkün kılma sanatıdır” diyor gülerek.

Ama, Swakopmund’un dışındaki metruk mahallelerde büyükannelerini, büyük dedelerini köle olarak kullanan Almanlar için asgari ücretlerle çalışan Herero halkı aynı anlayışa sahip değil.

“Gençlerin bazılarının sabrı taştı, topraklarını güç kullanarak almak istiyorlar” diyor Laidlaw Peringanda ve ekliyor:

“Dolayısıyla belki de artık Alman hükümeti bizimle saklambaç oynamaya bir son vermeli.”

Kuzey Makedonya’da orman yangını çıktı
Polat Enerji, Yenilenebilir Enerji Yatırımlarına Devam Ediyor
Serbest piyasada döviz açılış fiyatları (30.11.2023)
İlk kez ev alacaklara destek!
Bu yöntemle evde faturaları düşürebilirsiniz
TAGGED:AlmanyaAlmanAnlaşmaHalkıSoykırım

Sign Up For Daily Newsletter

Takipte kalın! En son son dakika haberlerinin doğrudan gelen kutunuza gönderilmesini sağlayın.
[mc4wp_form]
Kaydolarak Kullanım Koşullarımızı kabul etmiş ve Gizlilik Politikamızdaki veri uygulamalarını kabul etmiş olursunuz. İstediğiniz zaman abonelikten çıkabilirsiniz.
Share This Article
Facebook Copy Link Print
Share
Previous Article Seyfi Dursunoğlu’nun miras davasında masraf krizi
Next Article Baharda polen tehlikesi! Bağışıklığı düşürüyor, koronavirüsü tetikliyor
Yorum yapılmamış Yorum yapılmamış

Bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.

Stay Connected

235.3kFollowersLike
56.4kFollowersFollow
136kSubscribersSubscribe
4.4kFollowersFollow
- Advertisement -
Ad imageAd image

Son Haberler

İstanbul Rumeli Üniversitesi Öğrencileri Destek AFAD Gönüllülüğü Eğitimi Aldı
Emlak Gazetesi
5 Aralık 2025
Zeray GYO’nun halka arz başvurusu onaylandı
Emlak Haberleri
5 Aralık 2025
XVI. AYD Alışveriş Ekonomisi Zirvesi
Ekonomi Haberleri
5 Aralık 2025
8. Uluslararası Yeşil Binalar ve Şehirler Zirvesi 9 Aralık’ta
Emlak Haberleri
5 Aralık 2025
//

20 milyon kullanıcıyı etkiliyoruz ve gezegendeki bir numaralı iş ve teknoloji haber ağıyız

Sign Up for Our Newsletter

Subscribe to our newsletter to get our newest articles instantly!

[mc4wp_form id=”847″]

Emlak TelevizyonuEmlak Televizyonu
Bizi takip edin
© 2010 Emlak Televizyonu. All Rights Reserved.
adbanner
Tekrar hoşgeldiniz!

Hesabınızda oturum açın

Kullanıcı Adı veya E-posta Adresi
Şifre

Şifrenizi mi kaybettiniz?