Hafele Türkiye’nin araştırmasına göre gelecek iki yılda evini yenilemek isteyenlerin yüzde 37’si yeni bir konut almayı planlarken yüzde 49’u ise geniş çaplı bir tadilatı yeterli görüyor. Satın alma planı yapan kesimin yüzde 85’ini kadınlar oluştururken, bu rakam tadilat planlayanlarda yüzde 55’e geriliyor.
Son dönemde faizlerin gerilemesi ve banka kampanyalarıyla hareketlenen gayrimenkul sektörü yeni rekora hazırlanırken, mobilya aksesuarları alanında dünyanın önde gelen şirketlerinden Hafele’nin gerçekleştirdiği bir araştırma konut iştahının önümüzdeki dönemde de devam edeceğini ortaya koydu.
İSTANBUL’DA GERÇEKLEŞTİRİLDİ
Pragma Araştırma ve Danışmanlık koordinasyonunda geçtiğimiz aylarda İstanbul’da gerçekleştirdikleri “Gayrimenkulde 2020 ve Ötesi” araştırmasının sonuçlarıyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Hafele Türkiye İcra Kurulu Başkanı Hilmi Uytun, söz konusu araştırmada ortalama hane gelirinin 7.300 TL olarak ortaya çıktığını, katılımcıların ortalama yaşının da 37 olduğunu ifade etti. Raporda, gelecek iki yılda evini yenilemek isteyen kesimin yaklaşımlarını mercek altına aldıklarını belirten Hilmi Uytun, “Buna göre evlerini yenilemek isteyenlerin yüzde 37’sini bunu yeni bir konut satın alarak yapmak isterken, yaklaşık yüzde 50’si ise geniş bir tadilat planlıyor. Kalan yüzde 13’lük bölüm ise kentsel dönüşüme odaklanmış durumda” dedi.
KONUTTA SON SÖZ KADINLARIN
Gayrimenkul alımında, kadınların erkeklere göre daha fazla söz sahibi olduğunu; özellikle nihai karar noktasında kadınların önemli olduğunu sözlerine ekleyen Hilmi Uytun, “Cevapları kadın – erkek ayrımında incelediğimizde, satın alma planı yapan kesimin yüzde 85’ini kadınlar oluştururken, bu rakamın tadilat planlayanlarda yüzde 55’e gerilediğini görüyoruz.”
EN ÖNEMLİ KRİTER DEPREM GÜVENLİĞİ
Özellikle son yıllarda yaşanan depremler ve pandemi nedeniyle tüketicilerin yeni konutlardaki beklentilerinin de ciddi ölçüde değiştiğini söyleyen Hilmi Uytun şöyle devam etti: “Sonuçlara baktığımızda yeni konut alımının karar alma aşamasında en fazla önem verilen ilk dört kriter; Mutfak, banyo, vestiyer ve gardıroptaki işlevsellik ve estetik, depreme dayanıklılık, lokasyon ve balkon olarak öne çıkıyor. Alıcıların neredeyse tamamı pandemi sonrasında evin içinde çok daha yüksek beklentilere sahipler. Burada özellikle bizim çözümlerimizin bilinir ve aranılır olması da çok etken oldu. 25-29 yaş arası genç kitle daha fazla lokasyona önem verirken; 30-34 yaş arası yetişkin kitle ise evin balkonlu olmasını daha fazla önemsiyor. Diğer yandan konut satın alacakların yüzde 79’u tercihini apartman dairesinden yana kullanırken, yüzde 18’i villa ya da müstakil ev, yüzde 4’ü ise rezidans arayışında olacağını ifade ediyor. Bununla birlikte katılımların yüzde 84’ü kendi yaşayacakları evi satın almak isterken, yüzde 10’u ailesi için, yüzde 7’si ise yatırım için konut almayı planlıyor.”
EN ÇOK BANYODA TADİLAT İSTENİYOR
Tadilat tarafına baktıklarında ise tüketicilerin birinci tercihinin banyolarını yenilemek olduğunu belirten Hilmi Uytun şunları söyledi: “Banyodan sonra değiştirilmek istenen ikinci yer ise mutfak dekorasyonu. Onu ise giyinme alanları izliyor. Yüzde 41’lik bölüm alacakları yeni ürünlerde dayanıklılığa önem verirken, yüzde 30 ‘uygun fiyat’, yüzde 13 ise ‘kullanışlılık’ konusunun tercihlerini belirlediğini söylüyor.”
TÜM VERİLER HAFELE CONCEPT’İ İŞARET EDİYOR
Hafele Türkiye olarak müşteri beklentilerini sürekli olarak analiz ettiklerini, yeni koleksiyon ya da çözümlerini de bu doğrultuda şekillendirdiklerini ifade eden Hilmi Uytun, “Bu noktada özellikle hijyen konusunun da artık evlerde de dikkat çektiğini görüyoruz. Bu yüzden biz de Hafele olarak antimikrobiyal koleksiyonumuzu geliştirdik ve bunu bireysel ve kurumsal müşterilerimize sunuyoruz. Bunun yanında tüm bu veriler bize konut sektörü için geliştirdiğimiz Hafele Concept’in önümüzdeki dönemde konutlarda aranacak standart haline geleceğini işaret ediyor. Hafele Concept’te biz evdeki tüm yaşam alanlarının ilk iş olarak konforlu ve işlevsel olmasının evrensel tanımlarını yaptık. Bu gözle baktığımızda mutfakta yere yakın raflara ve köşe dolaplara ulaşmanın çok konforsuz olduğunu tespit ettik. Ayrıca her evde olan zeytinyağı ve sirke şişeleri için çözümün ihmal edildiğini, bunları çöp tenekesinin yanında depolandığını gözlemledik. Tepsiler için yer düşünülmesi gerektiğini algıladık. Bu gibi her evde her gün duyulan ihtiyaçları ürünlerimiz üzerinden çözümledik. Bu kullanılan donanım ve aksesuarların estetik görünüme katkısını belirginleştirdik ve ortamın görsel algısını iyileştirdik. Kapı kolu, kilidi, menteşesi ile mutfağın kulpları ve armatürünü aynı renge getirdik. Banyolarda aynaların buğulanmamasından tutunda, ışıklı makyaj aynasına, mobilyaya monte edilmiş müzik sisteminden, çekmece içi organizasyon kutularına kadar herkesin her gün kullandığı çözümler geliştirdik. Vestiyerlerde 25 ayakkabının sığacağı yere 50 ayakkabı sığan sistemler ekledik. Gardıropta aksesuar çekmecesi, çorap çekmecesi, tek pantalonlar için pantalonluk, kravatlık, ışıklı askı boruları, acil durumlar için çekmece içinden çıkan ütü masaları gibi birçok kolaylıklar sağladık. Bu çözümleri sağlayan ürünlerimiz ile konut projeleri yeni ve daha üst bir standarda çıkmış oldu. Türkiye’de geliştirdiğimiz ve Hafele’nin diğer pazarlarının da yoğun ilgisini çeken bu konsepti daha da farklılaştırarak iş ortaklarımıza sunmaya devam edeceğiz” dedi.
