Nüfusları giderek yaşlanan zengin sanayi ülkeleri, artan yabancı iş gücüne karşılık göç karşıtı siyaset arasında büyük bir açmaz yaşıyor.
OECD’nin raporuna göre son birkaç yılda artan göçmen karşıtlığı ve sıkılaşan vize prosedürleri nedeniyle, iş gücü talebine rağmen dünya genelinde iş gücü göçü bir yılda yüzde 21 azaldı.
Deutsche Welle’nin (DW) haberine göre kalıcı iş gücü göçündeki düşüşte, İngiltere ve Yeni Zelanda’daki politika değişiklikleri başrolü oynuyor. Pandemi sonrası tek seferde 200 binden fazla kişiye çalışma fırsatı veren Yeni Zelanda 2022’de süreci sıkılaştırdı. İngiltere’ ise AB’den ayrılmasının ardından vize uygulamalarını zorlaştırdı.
ABD’de teknoloji sektörü tehlikede
ABD’de teknoloji, mühendislik, tıp gibi alanlarda yabancı nitelikli iş gücüne çalışma imkânı sağlayan H-1B vizelerine getirilen kısıtlamalar da büyük tartışmalara yol açtı. Biden yönetimi döneminde getirilen kısıtlamalar Trump döneminde genişletildi, yabancı iş gücü çalıştırmak isteyen iş verenlerin ödemesi gereken ücret 2000-5000 dolar aralığından 100 bin dolara çıkarıldı.
Dev ekonomiler alarm veriyor
Avustralya, nitelikli iş gücüne vize vermek için aranan maaş eşiğini yükseltirken Kanada da geçici işçiler için başvuruları sıkılaştırdı. Benzer şekilde İskandinav ülkelerinde de yabancı iş gücünde büyük gerilemeler yaşandı; Finlandiya’da bir önceki yıla göre yüzde 36’lık bir düşüş kaydedildi.
Almanya’da da göçe getirilen sınırlamalar, geçen yıl kalıcı iş gücünde yüzde 12’lik düşüşe yol açtı. Ülkeye çalışmak için gelenlerin sayısı 586 bine geriledi, çalışma vizesiyle gelenlerin sayısı yüzde 32 oranında azaldı.
Avrupa’da göçe yüksek talep
Uluslararası Para Fonu (IMF) verilerine göre, Avrupa Birliği (AB) çapında 2019-2023 yılları arasında yaratılan istihdamın yaklaşık üçte ikisi, AB vatandaşı olmayanlar tarafından üstlenildi. Bu da AB’nin yabancı iş gücüne ne kadar bağımlı hale geldiğini gösteriyor.
ABD Başkanı Trump ve diğer sağcı politikacıların göçmenlere yönelik sert ve öfke dolu söylemleri, Hindistan ve diğer ülkelerdeki algıları değiştirirken, pek çok nitelikli göçmenin de cesaretini kırıyor.
Kalıcı oturum yerine kısa vadeli geçici göç
OECD raporunda vurgu yapılan bir diğer sonuç, iş gücünde kalıcı göç oranları düşerken geçici ya da mevsimlik göç sayısında değişiklik olmaması. Bu, hükümetlerin kalıcı göç yerine, istedikleri şekilde süresini uzatabilecekleri ya da iptal edebilecekleri kısa vadeli iş gücünü tercih ettiğini ortaya koyuyor.
Avustralya, Avrupa ve Kuzey Amerika’da mevsimlik ve geçici işçi programlarına talep sürüyor. Bu ülkelerde tarım, bakım ve inşaat sektörlerindeki işverenler, bu programlar sayesinde iş gücü açığını kapatıyor.
Birçok göçmen vasıfsız işlerde çalıştırılıyor
OECD, gelişmiş ekonomilere yabancı iş gücü sayısını artırmanın yanı sıra onları iş gücü piyasasına daha iyi entegre etmeye odaklanmaları çağrısında bulunuyor. Ancak rapora göre birçok göçmen, eğitimini aldığı alanın çok altında vasıfsız işlerde çalışmak zorunda kalıyor.

